Hayatta önemli şeyleri gözden kaçırmak şaşırtıcı derecede kolaydır. Yoğun
programlar ve haftalık rutinler insan beynini otomatik pilota bağlamaya
eğilimlidir. Şu listeyi her zaman elinizin altında tutun ne zaman bir çıkış
yolu ararsanız bir göz atın…
Çok Kolay Unuttuğumuz 10 Temel Gerçek
Hayatta önemli şeyleri gözden kaçırmak şaşırtıcı derecede kolaydır. Yoğun
programlar ve haftalık rutinler insan beynini otomatik pilota bağlamaya
eğilimlidir.
Hayatın bazı temel gerçeklerinin tekrarlanmaya ihtiyacı vardır. Şu listeyi
her zaman elinizin altında tutun ne zaman bir çıkış yolu ararsanız bir göz
atın.
1. MEŞGUL OLMAK İLE VERİMLİ OLMAK AYNI ŞEY DEĞİLDİR
Çevrenizdeki insanlara bir bakın. Hepsi acayip meşgul
gözükür-toplantıdan toplantıya koşar, her tarafa email yağdırır. Ancak bunların
kaç tanesi gerçekten verimli , kaç tanesinden üst düzey performans elde
ediliyor.
Başarı hareketlilik ve aktifliğin sonucu değildir. Odaklanmak önemlidir.
başarılı sonuçlar almak için zamanınızı etkin ve verimli kullandığınızdan
emin olmanız gerekir.
Başka herkes gibi sizin de gün içinde sayılı birkaç saatiniz vardır. Siz
kendi vaktinizi ustaca kullanın. Nihayetinde, siz verimliliğinizin ürünüsünüz
sarfettiğiniz eforun değil. Sarfettiğiniz çabanın sonuç veren görevlere
adandığından emin olun.
2. HATALARIN SONUCUNDA ÇOK SIK OLARAK GÖZ ALICI BAŞARILAR GELİR
Hatalarınızı kabul etmediğiniz sürece gerçek bir başarıyı asla
tadamayacaksınız. Hatalarınız sizin yanlış yolda olduğunuzu gösterip
başarınızın önünü açan kaldırım taşlarıdır.
İnsan hayatında kırılma anları genelde en çok hayal kırıklığına uğradığınız
ve en çok sıkıştığınız anlarda olur. Sizi farklı düşünmeye iten ve
sınırlarınızın dışında düşünmeye zorlayan şey yaşadığınız hayal
kırıklıklarıdır. Onların sayesinde kaçırdığınız çözümleri görürsünüz. Başarı
sabır ister ve inandığınız yolda acı çekseniz bile iyi bir tavır takınma
becerisi göstermenizi bekler.
3. KORKU PİŞMANLIĞIN 1. SEBEBİDİR
Her şey olup bittikten sonra, yaptığınız hatalara değil, şansınız varken
yapmadığınız şeylere ağlayacaksınız. Risk almaktan korkmayın.
İnsanların şu sözü sıklıkla söylediğini duyarım. "Başına gelebilecek
en kötü şey nedir ki" "Ölmek mi" Ancak ölüm olabilecek en kötü
şey de değildir.
Başına gelebilecek en kötü şey hala yaşıyorken kendinizi ölüme terk
etmektir.
4. DEĞERİNİZ KENDİ İÇİNİZDEDİR
Mutluluk hissiniz ve tatmin duygunuz kendinizi başkalarıyla
karşılaştırmaktan geldiği anda artık kaderinizi kendiniz tayin etmiyor
olursunuz. Yapmış olduğunuz bir şey konusunda kendinizi iyi hissettiğiniz zaman
başkalarının fikirlerinin ve elde ettikleri şeylerin bu mutluluğunuzu sizden
almasına izin vermeyin.
Başkalarının sizin hakınızda ne düşündüğüne olan tepkilerinizden kurtulmak
imkansız olsa da siz kendinizi başkaları ile karşılaştırmak zorunda
değilsiniz ve başkalarının fikirlerine her zaman şüpheyle yaklaşabilirsiniz.
Durum böyle olunca, diğer insanların ne düşünüp ne yaptıklarının bir önemi yok
sizin öz değeriniz yine sizin içinizden çıkar. Belirli bir anda insanların
sizin hakkınızdaki düşünceleri ne olursa olsun bir şey çok kesindir- Siz asla
onların sizin hakkınızda düşündükleri kadar çok iyi ya da çok kötü
değilsiniz.
5. SİZ SADECE İLİŞKİDE OLDUKLARINIZ KADAR İYİSİNİZ
Etrafınızı sizi motive eden ve daha iyi olmanızı sağlayacak insanlar ile
kuşatmak için çaba gösterin. Büyük ihtimalle de bunu yapıyorsunuz. Peki ya sizi
aşağıya çekmeye çalışan insanlar ? Neden onların hayatınızın bir parçası
olmasına izin veriyorsunuz ?
Size kendinizi değersiz hissettiren, endişelendiren ya da ilham almanıza
engel olan kişiler vaktinizi boşa harcar ve büyük ihtimalle de sizi kendilerine
benzetirler. Hayat böyle insanlar ile bağ kurmak için çok kısa. Kurtulun
onlardan.
6. HAYAT KISA
Hiç birimizin yarına çıkmaya garantisi yok. Ancak birileri aniden öldüğünde
biz kendi hayatımıza pay çıkarmaya başlarız: Hayatta gerçekten önemli olan şey
nedir, vaktimizi nasıl harcıyoruz ve diğer insanları nasıl etkiliyoruz.
Kaybetmek hayatın acımasızlığının çiğ iç yüzünü hatırlatan bir şeydir.
Bunun hiç olmaması gerekir.
Her günün sabahında uyandığınızda kendi kendine şunu hatırlatın. Her gün
sana verilmiş bir hediyedir ve sizin bu nimetleri nasıl kullandığınıza
bağlıdır. Hayatın size verilmiş bir nimet olduğu şeklinde davranmaya
başladığınız dakika hayatın da öyle olmaya başladığı dakikadır.
Sonuçta harika bir gün harika bir zihinsel kurgulama ile başlar.
7. AFFETMEK İÇİN SİZDEN ÖZÜR DİLENMESİNİ BEKLEMEMELİSİNİZ
Size üzgün olduğunu hiç söylemeyen birine karşı bile kininizi unutup
affetme yolunu seçtikten sonra hayat çok daha pürüzsüz gitmeye başlar. Kin
tutmak geçmişte yaşanmış kötü şeylerin bugün ki mutluluğunuzun yıkmasına sebep
olur. Nefret ve öfke hayattaki neşenizin bozulmasına sebep olan duygu
parazitleridir.
Kin ve nefretle birlikte gelen olumsuz duygular vücudunuzda yanıt olarak
stres oluşturur ve devam eden stres hali sağlık açısından yıkıcı sonuçlar
doğurabilir. Emory Üniversitesi'nde yapılan araştırmalara göre devam eden
stresin yüksek tansiyon (Kan Basıncı) ve kalp hastalıklarını tetiklediğini
ortaya çıkarmış.
Birilerini affettiğiniz zaman bu onların yaptıklarına göz yumduğunuz
anlamına gelmez sadece onların ebedi kurbanı olmaktan sizi kurtarır.
8. KENDİ KURDUĞUNUZ HAYATI YAŞIYORSUNUZ
Siz durumların kurbanı değilsiniz. Hiç kimse hayalleriniz ve değerlerinize
zıt düşen kararlar almaya sizi zorlayamaz.
Şuan yaşamış olduğunuz durum size ait-onu siz oluşturdunuz. Aynı şekilde
geleceğiniz de tamamen sizin elinizde. Eğer şuanda kapana sıkışmış gibi
hissediyorsanız muhtemelen geçmişte hayalleriniz ve amaçlarınıza ulaşmak için
gerekli riski almamış olmanızdandır.
Harekete geçme zamanı geldiğinde, tırmanmak istediğiniz merdivenin en
altında olmak bile tırmanmak istemediğiniz merdivenin tepesinde olmaktan daha
iyi olduğunu hatırlatın kendinize.
9. ANI YAŞAYIN
Şuanda içinde bulunduğunuz hayatı yaşamayı öğrenmediğiniz sürece asla tam
potansiyelinize ulaşamazsınız.
Hiç bir suçluluk düzeyi geçmişi değiştirmez. Hiç bir endişe düzeyi de
geleceği değiştirmez. Tam olarak yaşamış olduğunuz şu anın realitesini (İyi ya
da Kötü) kucaklamadığınız sürece, sürekli olarak bulunduğunuz andan farklı
yerlerde olduğunuz sürece mutlu olabilmeniz imkansızdır.
Bulunduğunuz anda kalmayı başarmak için şu iki şeyi yapmak zorundasınız;
1) Geçmişini kabul et. Eğer geçmişinizi bir kenara bırakmazsanız, o sizi
asla bırakmayacak ve böyle yaparak geleceğinizi de o oluşturacak.
2) Geleceğin belirsizliğini kabul edin. Endişenin burada ve şuanda yeri
yok. Bir zamanlar Mark Twain'ın dediği gibi, "Endişe hiç olmayan bir borcu
ödemeniz gibi bir şeydir."
10. DEĞİŞİM KAÇINILMAZDIR-DEĞİŞİMİ KUCAKLAYIN
Sadece değişime kucak açarak ondaki iyi yönü görebilecek misiniz. Değişime
kollarınızı açarken zihniniz de açık tutmalısınız ki değişimin yarattığı
fırsatlar size bir şey çağrıştırsın ve ondan faydalanmasını bilmeniz gerekir.
Değişimin görmezden geleceğini umut ettiğin aynı şeyleri tekrarlamaya devam
edersen başarısızlığa uğrarsın.
Sonuç olarak deliliğin açılaması defalarca aynı şeyi yapıp farklı sonuç
beklemektir.
Hayat kimseyi durup beklemez. İşler iyi gidiyorken ve değişim kapıdayken
onları takdir edin ve tadını çıkartın. Sürekli olarak daha fazla daha iyi bir
şey arayışındaysanız ve bunun sizi mutlu edeceğini düşünüyorsanız, o da elden
uçup gitmeden asla yeterince mevcut durumun tadına varamayacaksınız.
Yazar: Azmi Ulaş (: http://www.linkedin.com)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder